ŞARTLAR OLGUNLAŞMADI NE TEKİM! İlhan Şahin |
İlhan ŞAHİN Tarihçi - Yazar |
ŞARTLAR OLGUNLAŞMADI NE TEKİM!
"Bir gece gelip kardeşimi götürdüler…
Kitaplarımızı yırttılar. İşkenceye kitaplardan başladılar…
Bir hafta sonra gelip beni de götürdüler. Kardeşime
günlerce işkence yapmışlar, konuşturamamışlardı. Bu defa kardeşimin önünde beni
soyundurdular…
22 yaşında bir genç kızdım ve hiç tanımadığım erkeklerin
önünde çıplaktım…
Her tarafıma elektrik verdiler. Sonra ellerine copu alınca
kardeşim işlemedikleri suçları kabul etti.
12 Eylülün üzerinden yıllar geçmesine rağmen ben hiç
giyinmedim… Ben hala çıplağım…[1]"
Bugün sizlere Akademi Tarih olarak üzerinden 40 yıl geçmesine rağmen unutulmayan bir acıdan söz etmek istiyorum. Hamasi nutuk atmayacağım. Bilimsel olarak kafamıza takılan soruları ve bunun cevaplarını yine kendimce kaynaklara dayanarak vereceğim.
RAKAMLARLA 12 EYLÜL
1.683.000
Kişi Fişlendi
210.000 Kişiye
Dava Açıldı
230.000 Kişi
Sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı.
98.404 Kişi
Örgüt Üyesi Gerekçesiyle Yargılandı. Bunlardan 21.764 Kişi Ceza Aldı
29.000 Kişiye “Yurda Dön” Çağrısı Yapıldı.14.000 Bin Kişi
Vatandaşlıktan Çıkarıldı.
388.000 Kişiye Pasaport Verilmedi.
23.700 Dernek
Faaliyetten men edildi.
Toplam ölü
(eceliyle): 229
Kuşkulu ölüm:
144
Açlık grevinde
ölenler: 14
Kaçarken
vurulanlar: 16
"Çatışma"da
öldürülenler: 74
Doğal ölüm
raporu verilenler: 73
"İntihar"
ettiği bildirilenler: 43
"Nedeni
belirsiz" ölenler: 2
İşkence sonucu
öldürülenler: 171
544 Görevli İşkence
yaptıkları suçlamasıyla yargılandı.
7.245 Memur
Hakkında İşlem Yapıldı.
3.854 Öğretmen
Hakkında İşlem ve Soruşturma Açıldı.
988 Güvenlik
Görevlisi Hakkında İşlem Yapıldı.
266 Din
Görevlisi Hakkında İşlem Yapıldı.
Hakkında işlem
yapılan öğretim görevlisi sayısı 120
Hakkında işlem
yapılan mülki amir sayısı 35
Hakkında işlem
yapılan hakim-savcı sayısı 47
4.891 Memurun görevine
son verildi.
300 gün boyunca
gazeteler yayın yapamadı.
39 ton gazete,
dergi ve kitap yakılarak yok edildi.
927 Film ve
Yayın yasaklandı.
7.000 Kişiye
İdam Cezası İstendi.
Ölüm cezası
verilenlerin Sayısı 517 Kişi
Askeri
Yargıtay'ın onayladığı idam cezası: 124 Kişi
Dosyası
Meclis'te bulunan idam hükümlüsü sayısı: 259 Kişi
İnfaz edilen
idam cezası: 50 Kişi
18 Sol Görüşlü
Kişi İdam Edildi.
8 Sağ Görüşlü
Kişi İdam Edildi.
İnfaz edilen
yabancı ( Ermeni ): 1
İnfaz edilen
adli suçlu Sayısı: 23
630 kişiye
müebbet hapis cezası verildi[2]
AKILDA KALAN SORULAR VE CEVAPLARI
11 Eylül’de ülkede kan gövdeyi götürürken 12 Eylül’de
anarşi durdu. Ancak tüm yetkileri almış olmasına rağmen Ordu 11 Eylül’de neden
müdahale etmedi?
Kenan Evren “Şartların olgunlaşmasını bekledik ne tekim” diyerek
12 Eylül darbesinin planlı bir organizasyon olduğunu itiraf etti.[3] Bu sebeple halkın desteği
alındı.
12 Eylül darbesi dış güçlerin bir organisazyonumuydu?
Evet… “Türkiye’de o dönemdeki siyasilerin tamamı milli
idiler. Kimi iktidara getirdiysek bize sırtını döndü. Ecevit Haşhaş ambargomuzu
deldi… Erbakan ve Ecevit’te Kıbrıs’a çıkmayın dedik çıktılar. Demirel’e Baraja
gerek yok, Çelik fabrikası kurma dedik. O buğday karşılığında Çelik Fabrikaları
ve Barajlar yaptı. Zaten Türkeş’in bizimle ilgisi yoktu. O Milli bir devlet
istiyordu. Onun için bizim çocuklar ihtilal yaptı. Çünkü Türkiye’de kimin
iktidarda olduğunun önemi bizim için yoktur. Bizim için önemli olan iktidarda olanların
bizim adamımız olmasıdır.”[4]
Bir sol örgüt olmamıza hatta MAO’cu olmamıza rağmen bize para
yardımı Çin’den değil Belçika’dan geliyordu?[5]
12 Eylül Darbesine Dünya Nasıl Bir Tepki Gösterdi?
Amerika destek verdi[6]. Avrupa Devletleri destek
verdi ancak en kısa zamanda demokrasiye geçilmesini rica ettiler. Hatta Cunta
yönetimini Avrupa Birliğine bile davet ettiler.
Kenan Evren Hangi Siyasi görüşe sahipti?
Sosyal Demokrat dünya görüşüne sahipti[7]
Kenan Evren 12 Eylül öncesi siyasi parti liderlerinden
hangisine karşı şahsi kin besliyordu?
Alpaslan Türkeş’ten adeta nefret ediyordu. Özellikle
yakalanmasını kendisi takip etti. Hatta “vur” emri çıkarıldı.[8] MHP ve Ülkücü kuruluşlar
davası sonucunda çok sayıda hiçbir suçu olmayan ülkücü idam edildi. Bunlardan
Mustafa Pehlivanoğlu ve Selçuk Duracık’ı örnek verebiliriz. Kahve taraması
iddiasıyla idam edilen Mustafa Pehlivanoğlu’nun olay anında bölgede olmadığı ve
olayla ilgisinin bulunmadığı delillerle kanıtlandı. Selçuk Duracık’ın adam
öldürme suçunu işlediği iddia edilen tabancanın da iğnesinin olmadığı yapılan
balistik incelemelerde ortaya çıktı.
Darbenin gece 04:00’da yapıldığı bilinir. Ancak MHP Genel
Merkezi gece 02 civarında hiçbir yetkili yokken kapılar kırılarak basıldı.
Arama sırasında Genel Merkezde elektrikler kesik ve hiçbir MHP’li yetkili aramalara
refakat edemedi. Halbuki diğer siyasi partilerin Genel Merkezleri en az bir
yetkili gözetiminde arandı.[9]
Suçsuz olarak idam edilenler karşısında Kenan Evren’in
tepkisi ne oldu?
Güldü… “Dengeyi sağlamak için bir sağdan bir soldan adam
astık” Dedi[10].
Kenan Evren yakınlarına iltimas geçti mi?
Evet… Birçok sol örgüt mensubu cezaevlerinde işkence
görürken TKP (Türkiye Komünist Partisi) Üyesi olan damadına hiç bir şey yapmadı.[11] Soruşturma bile geçirmedi.
Ülkenin 12 Eylül’e Hazırlandığının Başka Bir kanıtı var mı?
Evet… MHP ve Ülkücü kuruluşlar davası sanıklarından H.K.’in
mahkeme itirafları. Kendinin MHP içine MİT tarafından sokulduğunu ve birçok
eylemi kendilerinin gerçekleştirdiğini MHP ve Ülkü Ocakları Genel merkezinin
bunlardan haberinin olmadığını itiraf etti.[12]
Deliller düzmece mi hazırlandı?
Evet... 12 Eylül sonrasında işkence ile birçok masum insana
faili meçhul suçlar zorla kabul ettirildi. Toplu katliamlarda kullanıldığı
iddia edilen silahların yapılan balistik incelemede aynı namludan çıkan kurşunların
hem ülkücüleri hem de solcuları öldürdüğü ortaya çıktı.13
12 EYLÜL’ÜN SONUÇLARI NELERDİR?
12 Eylül, Anti Demokratik bir uygulama olan 1982
Anayasasını getirdi.
Türk milletinin son düşünen okuyan ve yazan neslini ortadan
kaldırdı.
Etnik bölücülüğü tetikledi. Tüm sol örgütlerin yaşam
alanları kısıtlandı ya da ortadan kaldırıldı. PKK’ya hiçbir şey yapılmadı. Çünkü
PKK ve Apo 1980 öncesi ne hikmetse yurt dışına çıkmışlardı.
12 Eylül sağ ve sol düşünceye büyük darbe vurdu. Yıllarca fikir
üretecek insanlar ya asıldı, ya hapislerde yattı ya da yurt dışına çıktı. Alan
siyasal İslamcılara ve bölücülere kaldı. 15 Temmuz’da ülke büyük bir yıkımdan
döndü. Açılım süreciyle ikinci yıkımdan da dönülmüş oldu.
Kitaplar yakıldı gazeteciler cezalandırıldı. Ancak
Diyarbakır Cezaevinde işkenceler gündeme gelirken Mamak’ta yapılanlar gündeme
gelmedi yada silik kaldı. 12 Eylül’ün gerçek mağdurları sessiz kalırken bölücü
ve siyasal İslamcılar 12 Eylül mağduru edebiyatı yaptı.
Devletin yanında yer alan ve ülkenin bir bölücü komünist
ihtilale uğramaması için mücadele eden ülkücüler derin travma yaşadılar. “Baba”
bildikleri Devlet evlatlarının üzerinden silindir gibi geçti. Ülkücüler bir
daha siyasi arenada aksiyonel olarak yer almadı. Gündemi belirleyen siyasal İslamcılar
ve bölücüler tarafından mafya gibi gösterildi. Fevri olayları tüm camiaya mal
edildi. Ülkücüler kendilerini savunamadı. Yada savunma imkanı verilmedi.
12 Eylül öncesinde yer alan marjinal guruplar dünyada komünizmin
bitmesine rağmen 40 yıldır Asker, Polis, Öğretmen şehit etmeye devam ediyorlar.
Bu örgütler bölücü terör örgütünün şehirlerde taşeronlığını yapıyorlar. Buda
gösteriyor ki 12 Eylül marjinal sol örgütlere karşı etkili olmamış.
Bugün 12 Eylül 1980 Darbesinin üzerinden tam 40 yıl geçti.
Yukarda sizlere kaynaklarla verdiğimiz hadiseler yaşandı. Belki daha fazlası
vardır. Darbeyi yapan kadronun tamamı ahirete intikal ettiler. Şimdi hiçbir
suçu yokken idam edilen Halil Esendağ ve Yaşı büyültülerek idam edilen Erdal
Eren’le beraberler. Orada ki adaletten hiçbirimizin şüphesi yok. Çünkü orada
şartların olgunlaşmasına gerek yok. Her şeyi gören, kimsenin olmadığı yerde
olan ve “OL” deyince olduran, Adillerin en Adili var.
12 Eylül mağdurları... Bu milletin çocukları! Artık rahat olun.
Başkasının çocukları “Bizim Çocuklara” yaptıklarının hesabını vermekte. Orada
hesap şaşmaz, orada hesap geriye bırakılmaz!
Bu vesileyle Bu ülkenin bir çocuğu olarak sağcısı solcu ve islamcısı hiç kimseyi ayırmadan "Tam Bağımsız Türkiye Sevdasında" olan tüm "BİZİM ÇOCUKLAR"a selam olsun.
Saygılarımla…
[1] İlhan
Şahin’in yayına hazırlanan “Bizim Çocuklar” isimli kitabından bir anı.
[2] TC
Adalet Bakanlığı ve TBMM Arşivi ANKARA
[3] Mehmet
Ali Birand 32. Gün Arşivi
[4] CIA Şefi
Poul Hanze ile yapılan röportaj Mehmet Ali Birand 32. Gün Arşivi
[5] İlhan
Şahin yayına hazırlanan “Bizim Çocuklar” kitabı O.K’nın anısı.
[6] İlter
Türkmen, Kenan Evren’in Dış İşleri Bakanı “Şimdi ve Burada Belgeseli” ve 32.
Gün Arşivi
[7] Şenay
Gürvit, Kenan Evren’in Kızı. “Şimdi ve Burada Belgeseli”
[8] İlter
Türkmen, Kenan Evren’in Dış İşleri Bakanı “Şimdi ve Burada Belgeseli”
[9] Mehmet
Ali Birand 32. Gün Arşivi
[10] Mehmet
Ali Birand 32. Gün Arşivi
[11] Şenay
Gürvit, Kenan Evren’in Kızı. “Şimdi ve Burada Belgeseli”
13 TV24 Keşke olmasaydı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sayın takipçilerimiz hakaret etmeden yorumlarınızı yapabilirsiniz.