ŞARTLAR OLGUNLAŞMADI NE TEKİM! - akademitarih

EN YENİ MAKALELER

Post Top Ad

Your Ad Spot

12 Eylül 2020 Cumartesi

ŞARTLAR OLGUNLAŞMADI NE TEKİM!

ŞARTLAR OLGUNLAŞMADI NE TEKİM!
İlhan Şahin


                                                     

İlhan ŞAHİN
Tarihçi - Yazar


ŞARTLAR OLGUNLAŞMADI NE TEKİM!

"Bir gece gelip kardeşimi götürdüler…

Kitaplarımızı yırttılar. İşkenceye kitaplardan başladılar…

Bir hafta sonra gelip beni de götürdüler. Kardeşime günlerce işkence yapmışlar, konuşturamamışlardı. Bu defa kardeşimin önünde beni soyundurdular…

22 yaşında bir genç kızdım ve hiç tanımadığım erkeklerin önünde çıplaktım…

Her tarafıma elektrik verdiler. Sonra ellerine copu alınca kardeşim işlemedikleri suçları kabul etti.

12 Eylülün üzerinden yıllar geçmesine rağmen ben hiç giyinmedim… Ben hala çıplağım…[1]"

 

Bugün sizlere Akademi Tarih olarak üzerinden 40 yıl geçmesine rağmen unutulmayan bir acıdan söz etmek istiyorum. Hamasi nutuk atmayacağım. Bilimsel olarak kafamıza takılan soruları ve bunun cevaplarını yine kendimce kaynaklara dayanarak vereceğim.

RAKAMLARLA 12 EYLÜL

1.683.000 Kişi Fişlendi 

210.000   Kişiye Dava Açıldı      

230.000   Kişi Sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı.   

98.404 Kişi Örgüt Üyesi Gerekçesiyle Yargılandı. Bunlardan 21.764 Kişi Ceza Aldı    

29.000 Kişiye “Yurda Dön” Çağrısı Yapıldı.14.000 Bin Kişi Vatandaşlıktan Çıkarıldı.        

388.000 Kişiye Pasaport Verilmedi.

23.700 Dernek Faaliyetten men edildi.

Toplam ölü (eceliyle): 229

Kuşkulu ölüm: 144 

Açlık grevinde ölenler: 14 

Kaçarken vurulanlar: 16    

"Çatışma"da öldürülenler: 74       

Doğal ölüm raporu verilenler: 73 

"İntihar" ettiği bildirilenler: 43       

"Nedeni belirsiz" ölenler: 2

İşkence sonucu öldürülenler: 171

544 Görevli İşkence yaptıkları suçlamasıyla yargılandı.

7.245 Memur Hakkında İşlem Yapıldı.

3.854 Öğretmen Hakkında İşlem ve Soruşturma Açıldı.

988 Güvenlik Görevlisi Hakkında İşlem Yapıldı.

266 Din Görevlisi Hakkında İşlem Yapıldı.

Hakkında işlem yapılan öğretim görevlisi sayısı 120 

Hakkında işlem yapılan mülki amir sayısı 35

Hakkında işlem yapılan hakim-savcı sayısı 47

4.891 Memurun görevine son verildi.

300 gün boyunca gazeteler yayın yapamadı.

39 ton gazete, dergi ve kitap yakılarak yok edildi.

927 Film ve Yayın yasaklandı.

7.000 Kişiye İdam Cezası İstendi.

Ölüm cezası verilenlerin Sayısı 517 Kişi

Askeri Yargıtay'ın onayladığı idam cezası: 124 Kişi

Dosyası Meclis'te bulunan idam hükümlüsü sayısı: 259 Kişi

İnfaz edilen idam cezası: 50 Kişi

18 Sol Görüşlü Kişi İdam Edildi.

8 Sağ Görüşlü Kişi İdam Edildi.

İnfaz edilen yabancı ( Ermeni ): 1

İnfaz edilen adli suçlu Sayısı: 23 

630 kişiye müebbet hapis cezası verildi[2]

AKILDA KALAN SORULAR VE CEVAPLARI

11 Eylül’de ülkede kan gövdeyi götürürken 12 Eylül’de anarşi durdu. Ancak tüm yetkileri almış olmasına rağmen Ordu 11 Eylül’de neden müdahale etmedi?

Kenan Evren “Şartların olgunlaşmasını bekledik ne tekim” diyerek 12 Eylül darbesinin planlı bir organizasyon olduğunu itiraf etti.[3] Bu sebeple halkın desteği alındı.

12 Eylül darbesi dış güçlerin bir organisazyonumuydu?

Evet… “Türkiye’de o dönemdeki siyasilerin tamamı milli idiler. Kimi iktidara getirdiysek bize sırtını döndü. Ecevit Haşhaş ambargomuzu deldi… Erbakan ve Ecevit’te Kıbrıs’a çıkmayın dedik çıktılar. Demirel’e Baraja gerek yok, Çelik fabrikası kurma dedik. O buğday karşılığında Çelik Fabrikaları ve Barajlar yaptı. Zaten Türkeş’in bizimle ilgisi yoktu. O Milli bir devlet istiyordu. Onun için bizim çocuklar ihtilal yaptı. Çünkü Türkiye’de kimin iktidarda olduğunun önemi bizim için yoktur. Bizim için önemli olan iktidarda olanların bizim adamımız olmasıdır.”[4]


Bir sol örgüt olmamıza hatta MAO’cu olmamıza rağmen bize para yardımı Çin’den değil Belçika’dan geliyordu?[5]

12 Eylül Darbesine Dünya Nasıl Bir Tepki Gösterdi?

Amerika destek verdi[6]. Avrupa Devletleri destek verdi ancak en kısa zamanda demokrasiye geçilmesini rica ettiler. Hatta Cunta yönetimini Avrupa Birliğine bile davet ettiler.

Kenan Evren Hangi Siyasi görüşe sahipti?

Sosyal Demokrat dünya görüşüne sahipti[7]

Kenan Evren 12 Eylül öncesi siyasi parti liderlerinden hangisine karşı şahsi kin besliyordu?

Alpaslan Türkeş’ten adeta nefret ediyordu. Özellikle yakalanmasını kendisi takip etti. Hatta “vur” emri çıkarıldı.[8] MHP ve Ülkücü kuruluşlar davası sonucunda çok sayıda hiçbir suçu olmayan ülkücü idam edildi. Bunlardan Mustafa Pehlivanoğlu ve Selçuk Duracık’ı örnek verebiliriz. Kahve taraması iddiasıyla idam edilen Mustafa Pehlivanoğlu’nun olay anında bölgede olmadığı ve olayla ilgisinin bulunmadığı delillerle kanıtlandı. Selçuk Duracık’ın adam öldürme suçunu işlediği iddia edilen tabancanın da iğnesinin olmadığı yapılan balistik incelemelerde ortaya çıktı.

 

Darbenin gece 04:00’da yapıldığı bilinir. Ancak MHP Genel Merkezi gece 02 civarında hiçbir yetkili yokken kapılar kırılarak basıldı. Arama sırasında Genel Merkezde elektrikler kesik ve hiçbir MHP’li yetkili aramalara refakat edemedi. Halbuki diğer siyasi partilerin Genel Merkezleri en az bir yetkili gözetiminde arandı.[9]  

 

Suçsuz olarak idam edilenler karşısında Kenan Evren’in tepkisi ne oldu?

Güldü… “Dengeyi sağlamak için bir sağdan bir soldan adam astık” Dedi[10].

 

Kenan Evren yakınlarına iltimas geçti mi?

Evet… Birçok sol örgüt mensubu cezaevlerinde işkence görürken TKP (Türkiye Komünist Partisi) Üyesi olan damadına hiç bir şey yapmadı.[11] Soruşturma bile geçirmedi.

Ülkenin 12 Eylül’e Hazırlandığının Başka Bir kanıtı var mı?

Evet… MHP ve Ülkücü kuruluşlar davası sanıklarından H.K.’in mahkeme itirafları. Kendinin MHP içine MİT tarafından sokulduğunu ve birçok eylemi kendilerinin gerçekleştirdiğini MHP ve Ülkü Ocakları Genel merkezinin bunlardan haberinin olmadığını itiraf etti.[12]

 

Deliller düzmece mi hazırlandı?

Evet... 12 Eylül sonrasında işkence ile birçok masum insana faili meçhul suçlar zorla kabul ettirildi. Toplu katliamlarda kullanıldığı iddia edilen silahların yapılan balistik incelemede aynı namludan çıkan kurşunların hem ülkücüleri hem de solcuları öldürdüğü ortaya çıktı.13

 

12 EYLÜL’ÜN SONUÇLARI NELERDİR?

12 Eylül, Anti Demokratik bir uygulama olan 1982 Anayasasını getirdi.


Türk milletinin son düşünen okuyan ve yazan neslini ortadan kaldırdı.


Etnik bölücülüğü tetikledi. Tüm sol örgütlerin yaşam alanları kısıtlandı ya da ortadan kaldırıldı. PKK’ya hiçbir şey yapılmadı. Çünkü PKK ve Apo 1980 öncesi ne hikmetse yurt dışına çıkmışlardı.


12 Eylül sağ ve sol düşünceye büyük darbe vurdu. Yıllarca fikir üretecek insanlar ya asıldı, ya hapislerde yattı ya da yurt dışına çıktı. Alan siyasal İslamcılara ve bölücülere kaldı. 15 Temmuz’da ülke büyük bir yıkımdan döndü. Açılım süreciyle ikinci yıkımdan da dönülmüş oldu.


Kitaplar yakıldı gazeteciler cezalandırıldı. Ancak Diyarbakır Cezaevinde işkenceler gündeme gelirken Mamak’ta yapılanlar gündeme gelmedi yada silik kaldı. 12 Eylül’ün gerçek mağdurları sessiz kalırken bölücü ve siyasal İslamcılar 12 Eylül mağduru edebiyatı yaptı.

 

Devletin yanında yer alan ve ülkenin bir bölücü komünist ihtilale uğramaması için mücadele eden ülkücüler derin travma yaşadılar. “Baba” bildikleri Devlet evlatlarının üzerinden silindir gibi geçti. Ülkücüler bir daha siyasi arenada aksiyonel olarak yer almadı. Gündemi belirleyen siyasal İslamcılar ve bölücüler tarafından mafya gibi gösterildi. Fevri olayları tüm camiaya mal edildi. Ülkücüler kendilerini savunamadı. Yada savunma imkanı verilmedi.

 

12 Eylül öncesinde yer alan marjinal guruplar dünyada komünizmin bitmesine rağmen 40 yıldır Asker, Polis, Öğretmen şehit etmeye devam ediyorlar. Bu örgütler bölücü terör örgütünün şehirlerde taşeronlığını yapıyorlar. Buda gösteriyor ki 12 Eylül marjinal sol örgütlere karşı etkili olmamış.

 

Bugün 12 Eylül 1980 Darbesinin üzerinden tam 40 yıl geçti. Yukarda sizlere kaynaklarla verdiğimiz hadiseler yaşandı. Belki daha fazlası vardır. Darbeyi yapan kadronun tamamı ahirete intikal ettiler. Şimdi hiçbir suçu yokken idam edilen Halil Esendağ ve Yaşı büyültülerek idam edilen Erdal Eren’le beraberler. Orada ki adaletten hiçbirimizin şüphesi yok. Çünkü orada şartların olgunlaşmasına gerek yok. Her şeyi gören, kimsenin olmadığı yerde olan ve “OL” deyince olduran, Adillerin en Adili var.


12 Eylül mağdurları... Bu milletin çocukları! Artık rahat olun. Başkasının çocukları “Bizim Çocuklara” yaptıklarının hesabını vermekte. Orada hesap şaşmaz, orada hesap geriye bırakılmaz!


Bu vesileyle Bu ülkenin bir çocuğu olarak sağcısı solcu ve islamcısı hiç kimseyi ayırmadan "Tam Bağımsız Türkiye Sevdasında" olan tüm "BİZİM ÇOCUKLAR"a selam olsun.

Saygılarımla…

 

 

 



[1] İlhan Şahin’in yayına hazırlanan “Bizim Çocuklar” isimli kitabından bir anı.

[2] TC Adalet Bakanlığı ve TBMM Arşivi ANKARA

[3] Mehmet Ali Birand 32. Gün Arşivi

[4] CIA Şefi Poul Hanze ile yapılan röportaj Mehmet Ali Birand 32. Gün Arşivi

[5] İlhan Şahin yayına hazırlanan “Bizim Çocuklar” kitabı O.K’nın anısı.

[6] İlter Türkmen, Kenan Evren’in Dış İşleri Bakanı “Şimdi ve Burada Belgeseli” ve 32. Gün Arşivi

[7] Şenay Gürvit, Kenan Evren’in Kızı. “Şimdi ve Burada Belgeseli”

[8] İlter Türkmen, Kenan Evren’in Dış İşleri Bakanı “Şimdi ve Burada Belgeseli”

[9] Mehmet Ali Birand 32. Gün Arşivi

[10] Mehmet Ali Birand 32. Gün Arşivi

[11] Şenay Gürvit, Kenan Evren’in Kızı. “Şimdi ve Burada Belgeseli”

 [12] Yeni Düşünce Gazetesi, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası Özel Sayısı

13 TV24 Keşke olmasaydı




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayın takipçilerimiz hakaret etmeden yorumlarınızı yapabilirsiniz.

Post Top Ad

Your Ad Spot